Sohbet – Sahte Sevgi

Sahte sevgi

İçim kanıyor diyenleri duyduğumda gülerdim, işte şimdi de benim içim kanıyor ama gülemiyorum

Beynim boş, yüreğim boş, ne aradığımı, neyin boşluğu bilemiyorum, isimlendiremediğim bir özlem.

Issız bir çölde, çaresiz, yalnız bırakılmış gibi bir duygu,
Gökyüzü derin maviliklere bezenmiş, bir bulut görsem, yalnız değilim diyorum.

Bir rüzgar gelip, üfürüp sürüklüyor bulutları uzaklara umutlarım gibi, ardından bakıyorum, gidenlerin
Dökülen su kabını doldurmaz sözüne benziyor, gidenin yeri hep açık kalıyor, yarım kalan başlangıçlar, umutlar, hayaller
Dalıp gidiyorum, duyupta dinleyemediğim melodilerle, söylenen sihirli sözleri hatırlıyorum, kendimi kandırdığımı, sevildiğimi sandığım.

Soruyorum kendime; düşünmeye, hatırlamaya, ağlamaya, özlemeye değer mi diye,

Özlememek, hatırlamamak için en acı sözlerini kulaklarımda canlandırıyorum.
Sevse gitmezdi, bitti artık demezdi, sevse başkasına canım demezdi, başkasına gülmezdi.

Ya bizim sevgimiz, hani sözümüz vardı, ölürcesine sevecektik, ölsekte ayrılmayacaktır.

Çaresizce bir kere daha yakıyorum sönmüş sigaramı, ilk yaktığım da aldığım tadı alamıyorum, dilim haşlanıyor, yüreğimi yakan sahte sevgiler gibi

 

 

Kalbsesi.Com

Sohbet, Sitesi, Siteleri, Odaları, İslami Sohbet, Bedava Sohbet

Sohbet – Bir Mektuba Cevap

Günaydın Nuray Hanım,

Dün akşam işten dönerken okumuştum mektubunuzu, trende, kalabalık eve doğru yol alıyordum. İş yorgunluğu, ruhen o yazıya uygun olmayan bir ortam, yazıyı okurken onunla bağ kuracak konsantreden yoksun ama sizi bekletmemek düşüncesiyle hemen cevaplamak istedim, Çünkü ben birine bir şeyler yazdığımda bazen bilinçaltında hemen cevap beklerim, kendimden bildiğim için eve gelmeyi beklemedim….

Umarım bugün biraz daha iyisinizdir, şu an kulağımda Grup Abdal’ın müzikleri, en çok sevdiğim “Şifa istemem balından….” parçası, tüm albümünü dinlemenizi tavsiye ederim. Yazınızı daha dikkatli okuyup bir önceki yazımı tamamlayıcı sözler kullanmayı deneyeceğim. Bazen günlük yaşantımın içinden çıkıp, ruhen olmak istediğim gibi olmayı denediğimde, müzik eşliğinde dile getirmeye çalışırım, neşemi ve üzüntülerimi…

Biraz siyasi takılırım, biraz da duygusal, bazen yaradana cok yakın, bazen isyan, bazende şükrederim hayatta oluşuma, güzel dünyamızda bize doğmayı nasip ettiğine. Siyasi bölüm aklınızı karıştırmasın, radikal bir düşüncem yok ama, yeryüzünde kapitalizm uğruna yaşayanları birbirine düşüren, eziyet eden savaşlar çıkaran kesime karşıyım! Az olsun hepimizin olsun düşüncesindeyim, modern olmasak ta yaşanır diye düşünüyorum. Maalesef her kesimden, yani inançlısı da, inançsızı da, iyisi de, kötüsü de paraya tapabiliyor, para uğruna insanlıktan uzaklaşabiliyorlar. Amaçlarına ulaşabilmek için her türlü aracı kullanmaktan, kılıktan kılığa girmekten çekinmiyorlar..

Her şeye rağmen hayat devam ediyor, iyi, kötü, acı, tatlı, bizde elimizden geldiğince kötüden çok iyi olması, acıdan daha tatlı olması yönünde kendimize bir yol çiziyoruz. O yolda yürürken, birazda karşımıza çıkanlardan etkilenerek bazen kendimizden uzaklaştığımız olsa da, temelde içimizden bir planımız vardır, o plana göre ilerlemek isteriz. Karşılaştığımızda ilgi duyduğumuz şahıs bizim planımıza uygun değilse onu kendi tarafımıza çekmeye çalışırız, bize benzesin, bizim gibi düşünsün isteriz. Bunun zaman kaybı olacağı, kimseyi değiştiremeyeceğinin hesabına ihtimal vermeyi bile aklımızdan geçirmeyiz… Ne kadar değişir, değiştiririz de desek bile, atalarımız boşuna “insan 7 sinde neyse, 70’inde de o olur” boşuna dememişler.. Bu yolculuk boyu, seviniriz, üzülürüz, etkileniriz, tavsiyeler kullanırız, danışırız, karar veririz, iyi olursa iyi yapmışım olur, kötü gittiğinde keşke başkalarını dinlemeseydim deriz. 🙂

Kötüler yaşanmadan bilinmez, iyileri yaşarken, kötü yaşanabileceğini de akıldan çıkarmamak lazım. Asla bir kişiye sırtını dayayıp ta, o beni asla üzmez, yarı yolda bırakmaz deme, her zaman yedek desteğin olsun ki düştüğünde yavaşça düşesin, tekrar ayağa kalkman zaman almaz, az yarayla kurtulursun…. Oh be müzikle konsantre olabiliyorum, sözler düşünmeden diziliveriyor cümleler içinde. 🙂

Üzülmeyin desem de üzüleceksiniz, sıkça yürümeyi deneyin, konuşmayı deneyin bir sırdaşınız la, doğada gezin ve etrafınıza bakın, son defa dünyaya bakıyormuşcasına, parklarda, ormanlık alanlarda dolaşın, deniz kenarına gidin, dalgalara bırakın ruhunuzu, martıların yerinde olduğunuzu düşünün, üşüyün, bir yerde sıcak bir şeyler için, biliyorum o hep aklında olacak, keşke yanımda olsaydı, keşke karşımda otursaydı, keşke sesini duyabilseydim diye… Ama yok işte, demek ki yanında olmak istemiyormuş, senin yanında olmak istemeyene ayrılan bir saniyene yazık olur, aklından bile geçirmemeye çalış, çünkü o bunu hak etmiyor. Ha şunu yapabilirdi, sizden hoşlandım, hayatımda başka biri var, ne yapacağımı bilemiyorum, çaresizim diye size karşı dürüst olabilirdi. O zaman size bu kadar acı vermezdi.. Görünen o ki o dürüst olabilmeyi bile başaramıyor, öylesinden ne beklenir?

Öyle bir günde idim ki, canıma bile kıyasım gelmişti, dayanamıyordum, ne evdekilere faydam vardı, ne de kendime, nefret ediyordum yaşadıklarımdan, bir karanlığın içinde kaybolmuştum, sabaha kadar otururdum, çok zamanlar, iş arkadaşlarımı, insanları sevdiğim için, asla hastalık yapıp evde kalmadım, hep çalıştım, çünkü insan yalnız olduğunda kendini daha kötü hissediyor. Yine sabahladığım bir günde, kalkıp, boy abdesti alıp, seccadeye oturdum gözyaşları içinde, Allah rızası için iki rekat namaz kıldıktan sonra yalvardım: “bana ne verirsen ver razıyım, kanser ver, kalbimi durdur, beynimi durdur, dayanamıyorum artık dinsin bu acı, onu aklımdan çıkarması için yalvardım…

Biliyorsun değil mi aslında bu sözü kendine veriyorsun Allah huzurunda, artık onu düşünmeyeceğim diye, ne kadar güzel seyler kaçırdığını sakın aklından çıkarma, ne kaçırıyorum ki mi dediniz? Ben öyle duydum. 🙂 Ömrünüz! Ne kadar olduğunu bilmediğiniz ömrünüz, o güzelim saniyeleri az sonra yaşayacaklarınıza ayırın, ne mutlu size, eğer sorunsuz nefes alıp verebiliyorsanız, yeyip içebiliyorsanız…

Dikkatinizi dağıtacak şeylere bakın, zamanınız varsa çok basit bir uğraşı bulun kendinize, ruhunuzu dinlendirecek, sizi meşgul edecek… Depresif, olumsuz insanlardan uzak durun, sizin yaşadıklarınızı hesaba katmayıp, aksine sizi hep geriye götüren kişilerden uzak durun… Konuştuğunuz, sohbet ettiğiniz kişiler size tavsiyeler verecek kapasitede olsun, yoksa bunalımdan bunalıma sürüklenirsiniz….

Saçmalamış olabilirim, siz bana derdinizi anlatırken, bende yaşadıklarımı sizle paylaştım, neler yaptığımı, acılardan kurtulmak için. Tanıdıklarınızı alın, size uzak olanları unutun.

Gününüz güzel geçsin….

Selamlar

BlackSea”

@ Kalbsesi.Com – Sohbet, Sohbet Sitesi, Sohbet Siteleri, Sohbet Odaları, İslami Sohbet, Bedava Sohbet

Sohbet – Umudunu Asla Kesme

Umudu asla kaybetmemenin bu sabah canlısını yaşadım. Soğuk, yağmurlu ve rüzgarlı bir hava vardı ama işe gitmem gerekiyordu. İstasyona gitmek için 3 seçeneğim vardı, arabayla, otobüsle veya yürüyerek, otobüs seçeneğini siliyorum. Çünkü yola çıkmışım ve 20 dakika beklemem gerekiyor. Arabada tereddüt ediyorum, çünkü kızımın stajı var, otobüsle uğraşmasın diye arabayı ona bırakıp yürümeye karar verdim.
Genelde saate bakmam evden çıkarken, gereksiz yere zamanla yarıştığımız çok olur. Geç kaldıysam koşacak değilim, erken gidip, geç kalan vasıtayı bekleme ihtimalide var. Neyse yağmur gözlerimin içine giriyor. İstasyona yaklaştıkça, kilisenin çanından saatin 07.30 u vurduğunu tahmin ediyorum. İçimden 07.34 treni kaçtı diyorum. İstasyonun önünde lambalarda bekliyorum, koşsam yetişeceğim ama inatla bekliyorum. Trafik yok denecek kadar sakin, kırmızıdan geçiyorum yaya geçidini.Tren için değil, fırtınadan kaçıyorum. Tren gelmiş hala peronda bekliyor, kesin arızalıdır diyorum.
Hadi Remzi şansını dene, diye kendimi cesaretlendiriyorum, kartımı otomatik geçişte onaylatıp, genelde trenin kalkması gereken perona acele ile yürüyorum. Tühhh!!  Yanlış peronmuş, aceleden diğerine koşuyorum. Karşı peron için geri yürüyüp tünelden geçmem lazım. Tünelde yürürken, kulağım trenin hareket sesinde. Bir kıpırdama yok, oldu bu iş diyorum. Çabukça merdivenleri yukarı cıkıp trenin kapısına dayanıyorum, açılmıyor. İçim burkuluyor, yine boşuna koştun Remzi, sana demiştim acele etme diye… Diğer kapılara göz atıyorum. Kondüktör beni görmüş, yalnız onun beklediği kapı açık, buraya gel diye işaret ediyor. Saat 08.04 trenine kaldım derken, ummadığım. beklemediğim 07.34 e yetiştim. Siz, siz olun, asla umudunuzu yitirmeyin, son nefesinize kadar….
BlackSea

 

@ Kalbsesi.Com – Sohbet, Sohbet Sitesi, Sohbet Siteleri, Sohbet Odaları, İslami Sohbet, Bedava Sohbet

Sohbet Sitesinde Doyumsuz Sohbet

Gunlerden pazar, herkes yatağında yatarken ben pc’ye oturdum. Koşar adım hemen sohbet sitesinin odası sohbet kanalına geldim. O esnada ne var, ne yok incelerken Ase geldi, kanala gelir gelmez selam verdi abim nasılsın dedi ve yola cıkacağını söyledi. Benden de Defne ve Efsane abiye selamlarımı iletirmisin dedi ve yola cıkacağını söyledi vedamızı ettik . Ase’yi yolcu ettik, bende yola çıktım. İşe gitmek için, ve araç geldi. Avrupa yakasına ekmeğimizi kazanmak için yola düştük. Herkes sıcak yatağında uyur iken bense yollarda rızık peşinde! Pazarı şundan dolayı seviyorum.  İstanbul’da ulaşım zulümdür, pazar günü trafik olmadığı için seviniyorum. Mesela şu an işe 20 dakikada gidiyorum . Hafta içi işe yada eve saatlerce ulaşamıyorum. Pazar günlerini sadece bundan dolayı seviyorum. Sonra işyerime ulaştım . Tekrar bilgisayara oturdum. Bilgisayar açılır açılmaz, sohbet sitesine girdim ve girer girmez içeride Askan , Efsane ve benden sonra sempatik Dadaş geldi kısaca üstümde Ase’nin vebali kalmasın diye Efsane’ye selamını ilettim hal hatır sorduk ve sohbete başladık o esnada Askan’dan ses seda yoktu sanırım uyuyordu, bizde seslenmedik. Sonrası sempatik Dadaş geldi onunla başladık hasbıhal ettik. Kısaca sohbet bir başkadır. tadına doyum olmaz. Mesela, tebessüm ederek bizlere sadaka dağıttı Dadaş, onun gibi bir sürü şey diyerek sohbet böylece akıp gitti. Herkesi sohbette sadaka dağıtmaya bekleriz, bekliyoruz. Yerinizi alın der bilgisayardan ayrılıyorum.
Hic gidesim yok bilgisayardan ama iş beklemez. Önce iş ve aş. Sonrası eğlence. Birazdan ödüle geleceğim. Ödülde ne var derseniz; arkadaşlarla sohbet, oxm oyunu, bilmece oyunu, hepsinden önemlisi essiz radyo var ve güzel eserler çalıyor. istekte istenilebiliyor.
Sesimizin ulaştığı herkesi ödüle davet ediyoruz .

Sohbet

Mutluluk Veren Sohbetler

Günümüzde teknolojinin de gelişmesiyle birlikte insanlar, sosyal medya üzerinden ya da internetin başka kanallarını kullanarak birçok insanla sohbet etme imkanı bulmaktadır. Özellikle sohbet siteleri sayesinde birçok yeni insanla tanışabilir uzun sohbetler edebilirsiniz. Bu konuşmalardan çok memnun kalacaksınız. Karşı tarafla bilgi alışverişinde bulunacak ve karşıdaki insanın neler hissettiğini öğrenme fırsatı bulmuş olacaksınız.

Sizler için eğlenceli bir deneyimin yanı sıra birçok şey de öğrenebilirsiniz. İnsanlar artık birçok yöntemle chat yapabilmektedir. Her konunun paylaşabildiği ve konuşulduğu bir ortam herkesi çok mutlu edecektir. Genel manasıyla iki ya da daha çok kişinin konuştuğu platformu ortam diye tabir edebiliriz. Mutlaka insanlar teknolojiden yararlanarak çok uzaktaki insanlarla konuşabilmektedir. Bu gerçekten heyecan verici bir deneyimdir. İnsanlar artık, ister kendilerini göstererek, isterlerse sadece yazışarak sohbet halinde olabilirler. Yeni insanlarla tanışarak, onlarla bu tür bir sohbete katılıp, kendinizi ifade etmeyi öğrenecek ve kendinizi daha çok geliştirme fırsatı bulacaksınız.

Karşınızda sizi dinleyen birilerinin olması güzel bir deneyim olacak ve her zaman sohbet etmek isteyeceksiniz. İnsanlar kendilerini bu şekilde karşı tarafa daha rahat bir şekilde anlatmakta ve karşılığı mutlaka gelmektedir.